YÜKÜMLÜ HÜKÜMLER
Ukrayna Hükümleri
I
Ekmeğe tuza şaraba, besleyen halka ant olsun.
Işığın doğuşu ile batışı arasında yükselen
İnsanın hayat sevinciyle gelen günü kurmadayız.
Varıp girdik kaç kez gönül konaklarından,
Varlığı inkâr eden, güne şirk koşanlar yanacak.
Kaç kez uyardık bilgelerin, uluların sözüyle.
II
Ukrayna’yı, Kırım’ı ve Bağdat Basra ellerini,
Tuzaklayan can avcıları abat oluruz sanmasınlar,
Kaç kez azat ettik yolunu yitirmiş aklı,
Dinyeper mazlumları Tuna boylarına indiğinde:
Düşman ardında acılarımız altımızda kırat,
Düşe kalka öfkemiz yel, neşemiz kızılkanat idi.
III
Ateşe, suya, toprağa ve kutlu göğe ant olsun.
Yeşerip dal budak salan ulu tohuma karşı,
Çürüyen fikrin yavruladığı fitne diz çökecek.
Biliyoruz, yurdunu küresel haça gerenleri,
Odessa’yı ateşe veren Gamalı ihanet çerilerini:
İyi tanıyoruz, halkını yangına süren köçekleri.
IV
Elbette, verilecek ellerine amel defterleri,
Hesap gününün eli kulağında, yakındır kurtuluş.
Komşusuna pusu kuranın, katili eve sokanın,
Yurdu ayakaltına atanın gafleti, dalaleti, ihaneti
Ezilecek, demir gök ile demir yerin arasında.
Çürük kavak dalı bükebilir mi Asya meşesini?
V
Atoma, moleküle ve maddenin ruhuna ant olsun.
Yıkılmaz kalesi bilimin, çünkü tanrısı gerçek.
Ateş yiyense elleri kirli, iyi bilinir Ninova’da,
Yedirip içirenin katili, giydirip kuşatanın kanlısı:
Elbet Kiev’de dolar leşi, kalleş yoldaşla çökecek,
Çünkü hiç dinmeyecek ruhunda puşt ateşi.
VI
Ukrayna, Rand Corporation raporuyla kundaklı,
Kerpiç taşları yıkık evde, kireç yazıları akmış,
Çıkardılar yeni Roma’nın kılıcını kara topraktan,
Eti kemikten ayıran rahip çaldı ölüm çanını.
Saplandı engizisyon mızrağı insan hakları eliyle,
Şamlı çocuk gömüldü, sarılıp Papalık kefenine.
VII
Ülkeyi topa sürüp İbrahim ateşine atan kimdi?
Büyük milleti evinden kovmak isteyen her kimse,
Şeytan adına iş gören, uğrayacak gerçeğin gazabına.
Nefes kesen çöl rüzgârı sonu olacak döneğin,
Dağılacak hisseleri güz yaprağı gibi Rus bozkırında,
Şüphe yok, düşman gücüne dayanan yanacak illa!
VIII
Ulusu kuma gömenler, kapabilir mi sancağı?
Onlar değil mi bıçaklayan Asya dolunayını beşikte,
Değil miydi adi zevki için Kiev’i kirleten o kibir?
Meryem’i ağlatanlar, gül Nataşa’lara kıyanlar,
Düşman çaşıtlarıyla kapı arkası karanlık iş tutanlar,
Kandili söndüremez, ahdini unutan veziri kebir.
IX
Taşa toprağa, yeşilbağa ve yüce dağa ant olsun.
Küresel vebayla savaş, barıştır yeni hayatla.
Bakın ellerinde insan kemikleri, füzeler pusuda,
Onlar aynı cellâdın adamları, aynı kandan ateş dilli.
Çağırmadılar mı katili Meryem’in yatağına?
Yine ateşin diliyle hesap sorulacak halkını satana.
X
Kutsal kitapların diline, toprağın kiline ant olsun,
Dünyayı kuşatan barış vuruşu, düşeni kaldırdı.
Uslanmayanlar vardı, sözü ayakyoluna dökenler,
Bağlılık ahdini yakandır CIA yalaklarında…
İyi biliyoruz yurt satanı, kapıyı içerden açanı:
Mazlumu demokrasi çarmıhına geren bir Yahuda.
XI
Nazi ordularını süpüren halk süpürgesine ant olsun.
Kan sızıyordu yurdun paçalarına Gamalı haçtan.
27 milyon İvan can verdi, Sovyet şanı uğruna?
Gökte ay, Kızıl Ordunun zaferi için dua ediyordu.
Sınır toprakları, sınırsız sevgilisi anavatanın,
“Ukrayna” koymuş Rusya Anası yavrunun adını.
XII
Suç değirmenine su taşıyan kirletti onuru,
Bugün kırılacak, kardeşleri birbirine kırdıran.
White House katilleri, ayakta alkışlıyor onu,
Küresel çeteye sığınan aktör, cellâdına sarılıyor,
Yıldızlar yuh çekiyor ve devrimci fırtına,
Ona yuh çekiyor gazi şehirler, şehit kemikleri.
KUTLU NASİHAT
Bilge söze, ulu tüzeye ve destanlara hamdolsun.
Ant olsun Puşkin’ne, Şolohov’a ve Tolstoy’a.
Nasıl kıydınız Durgun Akan Don’un anılarına,
Aleksandra Kollontay’ın, Frunze’nin göz nuruna?
Sözünden döndün sen, oldun Yanki tetikçisi,
Sarılıp Batının mülk şeytanlarına, ey Zelensky,
Kuklası oldun insanlık düşmanı küresel çetenin.
Kasaba sığınan kuzu gibisin, acınacak halde,
Vazgeç boğdurma asil halkı Atlantik celebine.
Şair diyor ki: “Nush ile uslanmayanı etmeli tektir.
Tektir ile uslanmayanın hakkı kötektir!”
Gel sözün hasını dinle ey Zelensky, kov ihaneti!
İçine çek, ciğerine doldur aşk dolusu hikmeti:
Güneş gibi yanıyor Asya üstünde berat kandilleri.
İstanbul, Mart 2022

